Kraliyet Koltukları Skandalı: Fransız Antika Dünyası Şaşkın!
- Mustafa Kaan KARACA
- 6 gün önce
- 3 dakikada okunur
Fransa'nın antika piyasası, 2010'ların başından bu yana süregelen ve kraliyet mobilyalarıyla ilgili büyük bir sahtekarlık skandalıyla çalkalanıyor. Hikaye, 18. yüzyıla ait olduğu düşünülen ve hatta bazıları Marie Antoinette'e atfedilen gösterişli koltukların ortaya çıkmasıyla başladı. Ancak bu "ulusal hazineler" olduğu iddia edilen parçaların aslında ustaca hazırlanmış sahte eserler olduğu ortaya çıktı.

"Şaka" Gibi Başlayan Plan
Bu büyük dolandırıcılığın merkezinde, Fransa'nın önde gelen antika uzmanlarından Georges "Bill" Pallot ve ödüllü mobilya ustası Bruno Desnoues yer alıyor. Pallot, 18. yüzyıl Fransız koltukları konusunda ülkenin en yetkin uzmanı olarak tanınıyor ve hatta mahkemelerde bilirkişi olarak görev yapıyordu. Desnoues ise Versailles Sarayı'nın ana mobilya restoratörü olarak ün salmış yetenekli bir ustaydı.
Mart ayındaki mahkemede Pallot, her şeyin 2007'de Madame du Barry'ye ait olduğu düşünülen bir koltuğun restorasyonu sırasında bir "şaka" olarak başladığını anlattı. İkili, o koltuğun birebir kopyasını yaparak dönemin uzmanlarını bile kandırmayı başardı. Bu ilk başarı, onları daha büyük işlere girişmeye teşvik etti.
Sahteciliğin Sırrı
Koltukları nasıl ürettiklerini açıklayan ikili, Pallot'nun müzayedelerden uygun fiyatlara eski ahşap iskeletler satın aldığını, Desnoues'un ise atölyesinde bu parçaları eski göstermek için "yaşlandırdığını" söyledi. Ardından koltuklar altın yaldız ve döşeme işlemlerinden geçiyor, Desnoues ise desenler ve ahşap cilası ekliyordu. En önemli adımlardan biri, 18. yüzyılın ünlü mobilya ustalarına ait mühürlerin ya sahte olarak basılması ya da döneme ait gerçek mobilyalardan alınmasıydı.
Tamamlanan sahte koltuklar, Pallot aracılığıyla Galerie Kraemer ve Didier Aaron gibi prestijli galerilere satılıyor, ardından Sotheby's ve Drouot gibi büyük müzayede evlerinde yüksek fiyatlarla satışa sunuluyordu. Pallot, mahkemede gülerek "Ben kafaydım, Desnoues ellerdi. Her şey sahteydi, para hariç," dedi. Savcılar, iki adamın sahte koltuklardan 3 milyon eurodan fazla kazanç elde ettiğini iddia ederken, Pallot ve Desnoues kazançlarının 700 bin euro civarında olduğunu belirtti. Bu paraların çoğunun yabancı banka hesaplarına yatırıldığı ortaya çıktı.
Versailles'ı temsil eden avukatlar, Sorbonne Üniversitesi'nde ders veren Pallot'nun "akademik araştırmaları kapsamında Versailles ve Louvre Müzesi'nin arşivlerine ve belgelerine ayrıcalıklı erişimi" sayesinde kurumu kandırabildiğini belirtti. Pallot'nun 18. yüzyılda Versailles'ta yer alan kraliyet mobilyalarının envanteri hakkındaki "derin bilgisi", koleksiyonlardan eksik olan parçaları tespit etmesine ve Desnoues'un yardımıyla bunların sahtelerini üretmesine olanak sağladı.
Ayrıca, Desnoues'un kopyalarını yaptığı orijinal koltuklara erişimi olduğu ve böylece "envanter numaraları ve döneme ait etiketlere kadar tüm görsel özellikleriyle gerçeğe tamamen benzeyen sahte eserler üretebildiği" ifade edildi. Avukatlar, "Meslektaşları tarafından tanınan bu iki profesyonel ve yetkin kişinin kurduğu dolandırıcılık ortaklığı, kendilerini iş ortağı olarak gören Fransız kurumlarını kandırmalarını ve güvenlerini boşa çıkarmalarını mümkün kıldı. Bu da Versailles'ın ve küratörlerinin itibarını zedeledi" açıklamasını yaptı.
Katar Prensi'ne Satılan "Milli Hazine"
Bu sahte koltuklardan ikisi, 2013 yılında Fransız hükümeti tarafından "ulusal hazine" ilan edildi ve Versailles Sarayı bu koltukları satın almakla ilgilense de fiyatı çok yüksek bulundu. Bunun yerine, bu iki koltuk, Katar Prensi Muhammed bin Hamad Al Thani'ye dudak uçuklatan bir fiyata, 2 milyon euroya satıldı. Ayrıca, Versailles'daki Marie Antoinette odalarından birinde yer aldığı iddia edilen başka bir koltuk takımı, Madame du Barry'ye ait olduğu söylenen ayrı bir çift koltuk ve Kral XVI. Louis'nin kız kardeşi Prenses Élisabeth'in koltuğu gibi birçok "kraliyet mobilyası" da antika piyasasında yerini aldı.

"Ağır İhmal"
Skandalın patlak vermesiyle birlikte, Pallot ve Desnoues dolandırıcılık ve kara para aklama suçlamalarıyla yargılanmaya başlandı. Ancak suçlamalar sadece onlarla sınırlı kalmadı. Bazı koltukları satan Galerie Kraemer ve direktörü Laurent Kraemer de "ağır ihmal yoluyla aldatma" ile suçlandı.
Savcılar, galeri ilk başta sahte parçalarla kandırılmış olsa bile, Kraemer ve galerisinin bu koltukların gerçekliğini yeterince araştırmadan yüksek fiyatlarla koleksiyonerlere sattıkları için "ağır ihmal"de bulunduklarını iddia ediyor. Savcı Pascal Rayer, "Galerie Kraemer'in itibarına ve bağlantılarına bakıldığında, mobilyaları Versailles'a veya Louvre'a götürerek karşılaştırma yapabilirlerdi," dedi. "Ayrıca koltukların kaynağındaki belirsizlik ve değerlerinin yüksekliği göz önüne alındığında, başka uzmanlara da danışabilirlerdi."
Kraemer ve galerisinin avukatları ise müvekkillerinin "suç ortağı değil, dolandırıcılığın kurbanı" olduğunu savunuyor. Avukatlar, "Mobilyaları ulusal hazine ilan eden Versailles ve diğer uzmanlar gibi, Kraemer galerisi de sahtekarların kurbanıdır" diyerek, mahkeme kararının bu durumu tanımasını beklediklerini ifade ettiler.
Soruşturma Nasıl Başladı?
Bu büyük dolandırıcılık planına dair ipuçları, Fransız makamlarının, aylık 2.500 euro gelirle Fransa ve Portekiz'de toplam değeri 1.2 milyon euro olan mülkleri satın alan Portekizli bir tamircinin lüks yaşam tarzını fark etmesiyle ortaya çıktı. Sorguya çekilen adam, dolandırıcılık planına dahil olduğunu itiraf etti ve paranın izi sonunda Desnoues ve Pallot'a ulaştı.
Bu skandal, sanat piyasasında daha sıkı düzenlemelerin ve antikacılıkta uyulması gereken standartların önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Mahkeme, Pallot, Desnoues ve Kraemer'in kaderini belirlemek üzere Çarşamba günü tekrar toplanacak.
(Ters Piramit Tekniği ile Düzenlenmiştir)
Kaynak: t24
Opmerkingen