Son 50 Yılda Alerjik Hastalıklar Arttı!
- Tuğçe VURKIROĞLU
- 14 saat önce
- 2 dakikada okunur
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Samet Özer, son 50 yılda alerjik hastalıkların görülme sıklığında kayda değer bir yükseliş olduğunu vurgulayarak, bu artışın genetik yatkınlık ve değişen çevresel faktörlerin birleşik etkisinden kaynaklandığını belirtmiştir.

Sebebi Kırsaldan Kente Yönelen Yaşam Tarzı!
Sanayileşme, artan hava kirliliği ve işlenmiş gıda tüketimi gibi faktörlerin kırsal kesimden kent merkezlerine göçle birlikte bağışıklık sistemini doğrudan etkilediği, bu durumun da çocuklarda alerjik hastalıkların artışına yol açtığı, Hüma Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Samet Özer tarafından belirtilmiştir.
Ailesinde Alerji Öyküsü Olan Çocuklarda Risk Daha Fazla!
Doç. Dr. Özer, çocukluk çağında mikroorganizmalarla yetersiz temasın bağışıklık sisteminin gelişimini olumsuz etkilediğini, bununla birlikte çevresel faktörlerin yanı sıra genetik faktörlerin de önemli bir rol oynadığını vurgulayarak “Ailesinde alerji öyküsü olan çocuklarda risk daha yüksek. Ancak bu yatkınlığın ortaya çıkabilmesi için çevresel tetikleyiciler mutlaka rol oynuyor” cümlelerini söyledi.
Doç. Dr. Özer, küresel ısınma ve iklim değişikliğinin alerjenlerin çevredeki kalıcılık sürelerini uzattığını, polen mevsimlerinin uzamasına ve bitkisel polen emisyonlarında artışa yol açtığını, ayrıca küresel iklim değişikliğinin atmosferdeki küf konsantrasyonlarında yükselmeye neden olduğunu belirtmiştir.

İç Mekanlarda ki Hava Kalitesi Önemli Bir Etken!
Doç. Dr. Özer, iç mekan hava kalitesinin alerjik hastalıkları tetikleyebileceğini vurgulayarak, paketlenmiş gıdalar, deterjanlar, oda spreyleri, sigara dumanı ve ev tozu akarları gibi faktörlerin çocuklarda alerjik reaksiyonlara neden olabileceğini belirtmiştir. Sürekli hapşırma, burun tıkanıklığı, gözlerde kaşıntı ve kızarıklık, nefes darlığı gibi belirtiler mutlaka değerlendirilmelidir.
Doç. Dr. Özer, çocuklarda sık görülen alerjik hastalıklarla ilgili olarak şunları açıklamıştır:
“Alerjik nezle, alerjik astım, gıda alerjileri, kurdeşen, arı veya böcek alerjileri ve ilaç alerjileri gibi pek çok farklı alerjik hastalıklar çocuklarda yaygın görülüyor. Bu durum çocukların hem eğitim hayatını hem de ailelerin iş hayatını olumsuz etkileyebiliyor.”

Daha Ciddi Durumlarda İmmünoterapi Uygulanabilir!
Doç. Dr. Özer'in açıklamasına göre, alerjik reaksiyonlara yol açan etkenler çeşitli testlerle belirlenebilmektedir.
“Tanı sonrası en önemli basamak alerjenden uzak durmaktır. Gerekirse antihistaminik ilaçlar veya kortikosteroidler kullanılabilir. Daha ciddi durumlarda ise immünoterapi (alerjen duyarsızlaştırma) uygulanabilir”
Doç. Dr. Özer, alerji şüphesine sahip çocukların uzman bir çocuk hekimi tarafından değerlendirilmesinin şart olduğunu belirtmiştir.
“Doğru tanı ve uygun yönlendirme ile çocuklarımızın yaşam kalitesini önemli ölçüde artırmak mümkün. Uzayan öksürükler varsa, ciltte döküntüler oluyorsa hapşırmalar, burun tıkanıklıkları oluyorsa aileler mutlaka bir çocuk hekimine başvurmalıdır"
Kaynak : DHA
Comments